Antalya’nın Kaş ilçesine bağlı Gelemiş Köyü sınırları içerisinde yer alan Patara Plajı, sadece muazzam güzellikteki kumullarıyla değil, aynı zamanda antik Likya medeniyetinin izlerini taşıyan tarihi dokusuyla da öne çıkar. 12 kilometrelik uzunluğuyla Türkiye’nin en uzun plajlarından biri olan Patara, berrak denizi, incecik kumu ve doğayla iç içe atmosferiyle hem huzur hem keşif arayanların vazgeçilmez adresidir.
Güzel Antalya İçerik
Patara Plajı Nerede ve Nasıl Gidilir?
Patara Plajı, Kaş ve Fethiye arasında, Gelemiş Köyü’nün kıyısında yer alır.
-
Kaş’a yaklaşık 43 km,
-
Fethiye’ye ise yaklaşık 75 km uzaklıktadır.
Özel araçla ulaşım son derece kolaydır. D400 karayolu üzerinde ilerlerken Patara tabelalarını takip etmek yeterlidir. Toplu taşımayla gitmek isteyenler için Kaş, Kalkan veya Fethiye’den Patara yönüne minibüsler mevcuttur. Ayrıca bölgede günübirlik turlar da sıkça düzenlenmektedir.
Giriş Ücreti ve Ziyaret Saatleri
Patara Plajı, Patara Antik Kenti ile aynı alanda yer aldığından dolayı girişler Müze Kart ile yapılır. Müze Kart sahipleri için giriş ücretsizdir, kartı olmayanlar ise uygun bir ücret karşılığında giriş yapabilir.
Plaj, genellikle sabah 08.00 – akşam 19.00 saatleri arasında ziyarete açıktır. Yaz aylarında özellikle gün batımı saatlerinde manzara eşsiz olur.

Plaj Özellikleri
-
12 km uzunluğunda ve yaklaşık 1500 metre genişliğinde olan Patara Plajı, yürüyüş için idealdir.
-
Altın sarısı ince kumları ayakları yakmadan gezmenizi sağlar.
-
Sığ denizi sayesinde yüzme bilmeyenler ve çocuklu aileler için güvenlidir.
-
Caretta Caretta deniz kaplumbağalarının üreme alanıdır; bu nedenle koruma altındadır ve bazı bölgelere girişler sınırlıdır.
-
Şezlong ve şemsiye kiralanabilir, aynı zamanda duş, tuvalet, kafe gibi temel ihtiyaçlara cevap veren tesisler de bulunur.
Patara’da Neler Yapılır?
1. Deniz ve Güneş Keyfi
Geniş ve sakin yapısı sayesinde kalabalık hissi yaşamadan güneşin tadını çıkarabilirsiniz. Özellikle sabah saatlerinde deniz cam gibi olur.
2. Tarihi Keşif: Patara Antik Kenti
Plaj girişinden kısa bir yürüyüşle ulaşabileceğiniz Patara Antik Kenti, Likya Birliği’nin meclis binasına ev sahipliği yapmıştır. Amfitiyatro, sütunlu caddeler, hamam kalıntıları ve deniz feneri bu bölgenin tarihi zenginliğini yansıtır.
3. Kum Tepelerinde Yürüyüş ve Fotoğrafçılık
Patara’nın kumulları, çölü andıran görüntüsüyle özellikle fotoğraf tutkunlarının ilgisini çeker. Gün batımında kumulların üzerine çıkarak eşsiz kareler yakalayabilirsiniz.
4. Yelken ve Rüzgar Sörfü
Rüzgarlı günlerde, Patara Plajı rüzgar sörfü gibi su sporları için de tercih edilen bir lokasyondur.
5. Köy Gezisi ve Organik Lezzetler
Gelemiş Köyü’nde yerel halk tarafından yapılan organik ürünleri tadabilir, ev yapımı reçellerden zeytinyağlarına kadar birçok doğal ürünü satın alabilirsiniz.
Ne Zaman Gidilir?
Patara Plajı’nı ziyaret etmek için en uygun dönem Mayıs – Ekim ayları arasıdır. Haziran sonundan itibaren Caretta Caretta üreme alanları özel olarak korunur, bu süreçte bazı bölgelere giriş sınırlandırılabilir. Güneşin kavurucu etkisinden kaçınmak için sabah saatlerini veya akşam üzerini tercih etmeniz önerilir.
Ziyaret İçin Tavsiyeler
-
Yanınızda mutlaka şapka, güneş kremi ve bol su bulundurun.
-
Gün batımını kaçırmayın, özellikle fotoğrafçılar için benzersiz bir atmosfer oluşur.
-
Antik kent gezisi yapacaksanız spor ayakkabı giymeniz önerilir.
-
Çevrede konaklama seçenekleri mevcut, özellikle butik oteller ve taş ev pansiyonlar çok tercih ediliyor.

Gazetecilik altyapısını dijital medyayla birleştiren Kaan, spor, ekonomi ve yerel gündem konularında güçlü analizleriyle tanınıyor. Antalya’da yaşamı her yönüyle takip eder.